© Samsun TV

Samsun Belediye Meclisleri

Samsun TV Genel Yayın Yönetmeni Erdem Erol kaleme aldı...

Eskiden Sayıştay daha bağımsızdı...

Ülkenin rayından çıkan her kurumu gibi ona da değdi, dizayn kılıcı...

Şimdi çok fazla suya sabuna DOKUNAMADAN denetim yapıyorlar...

Öyle olunca da...

Her kurumda olduğu gibi belediyelerde de işin şirazesi kayıyor...

***

Samsun'daki belediye meclislerine bakın...

Başkanın partisinden belediye meclis üyesi bir şeye itiraz edecek olsa...

"Parti grubu kararı" ortaya atılıyor...

Yani oy verme özgürlüğü bir nevi elinden alınıyor...

Zaten bu tür oy beyan eden ya da kendi partisinden başkana muhalefet eden de tek tük çıkıyor...

Komple değil tek tük konuda...

Yani demokrasinin beşiği olması gereken belediye meclislerinde demokrasinin 'D'si bile yok...

"Kabul edenler, etmeyenler edilmiştir!"

Muhalefet varsa 'oy çokluğu' ile...

Samsun'un yarına mı, zararına mı tartışıldığı bile yok...

Biraz eleştiren meclis üyesi olsa...

'Siyaseten' ya da 'Ticareten' had bildirilmeye çalışılıyor...

Bazı belediyelerde 'oğul, kız, gelin, akraba' işe alımlarıyla bağımsızlıkları ortadan kaldırılıyor...

Yani...

Başkanları ya da partileri ne derse o oluyor...

Samsunlunun dediğinin, istediğinin...

Samsun'un için doğru olanın hiç bir önemi olmuyor...

Uygulama bakarsanız...

Tüm belediyelerde bunun geçerli olduğunu görürsünüz!

Hatta bazen bazı siyasi unsurların baskısıyla, muhalefette olan meclis üyeleri bile sessiz kalabiliyor...

Sonuç olarak...

Denetimsiz bir belediye çıkıyor ortaya...

'Kabul edenler, etmeyenler, edilmiştir" denilerek...

***

'Denetleme' adı verilen komisyonlar zaten adı gibi...

'DENETLE-ME' emrini yerine getirip...

Aklama, paklama komisyonu gibi çalışıyor...

Öyle olunca da...

Seçimden önce 'Şöyle şeffaf yöneteceğiz, böyle şeffaf yöneteceğiz' diyen belediye başkanlarının sözleri masal olarak kalıyor...

Hatta bazıları meclis toplantılarının internet üzerinden canlı yayınlanmasını 'Şeffaflık' diye tanımlıyor iyi mi?

Meclis üyelerinin bir kısmının anlamadan, parti kararıyla oyladığı işlerin vatandaş tarafından anlaşılmasını bekleyip...

Bir de bunun şeffaflık olduğunu zannedip, algı yapmaya çalışıyorlar.

***

Yani...

Belediyelerin tamamı neredeyse denetim dışı...

Hele hele şirketler...

Kimin eli, hangi şirketin cebinde belli değil!

Yani...

Her yerde olduğu gibi siyasetin girdiği her yer denetimin dışına çıkıyor...

Doğrudan teminler, acil (!) ihaleler adı altında yandaş kayırmacılığı had safhaya çıkıyor...

Hele hele sosyal işler de...

Samsunlunun parası çarçur ediliyor...

Ama formülüne uydurulup, işler yürütülüyor...

***

Yani...

Belediye başkanları kadar meclisler de çok önemli...

Aslında vatandaş sandığa gittiğinde...

Seçmen bilinciyle, başkanlıkta farklı partiye, mecliste farklı partiye oyunu paylaştırarak...

"Sen Yönet, Siz de denetleyin!" diye görev paylaşımını yapabilse...

Her şey tertemiz olur diyemem ama...

Bugünkünden çok daha iyi olacağına garanti ederim.

En azından...

Kanunsuz işler...

Gereksiz borçlanmalar...

Yandaş kayırmacılığı çok daha azalır!

Sorun...

Siyaset böyle bir bilinç geliştirilmesine müsaade eder mi?

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER